Öykümen Edebiyat’ın en geniş hacimli sayısı olan 21. sayımız sizlerle…Bu sayımızda geçtiğimiz sene Kül Ormanı adlı kitabıyla roman dünyasına adımını atan Güzide Ertürk ile röportajımız yer alırken, yazar Mahmut Coşkun’u Öykü Yazmak Hikâye Olmak bölümümüzde ağırladık.Ezgi Dalan, Gölgede Kalanlar Serisi’nde Yazar Sevim Burak’ın hayatını ve öykü kitaplarını kendine has üslubuyla anlattı.Bu sayımızda; 13 öykü yer…
ÖYKÜMEN EDEBİYAT SAYI 20 (YAZ)
Öykümen Edebiyat 4 yaşında 😊😊 Yeni yaşımıza yeni bir sayıyla giriş yapıyoruz kıymetli okurlarımız. Bu sayımızda; Editörümüz Mehmet Emin Ünal okurlarımızı “Hikâyeler Hayatı Anlamlı Kılar” girişiyle selamlıyor. 20. Sayımızda ana gövde de her zaman olduğu gibi yine öykü var. 8 öykü ve 2 tefrika toplam 10 öykü yer alıyor. Orta sayfalarda Yakuphan Güleç’in akademisyen ve…
ÖYKÜMEN EDEBİYAT SAYI 19 (İLKBAHAR)
Bir yazarın sorumluluğu yalnızca ne anlatacağını seçmek değil, anlatının okurla nasıl bir bağ kuracağını da öngörmektir. Hikâye, her şeyin döküldüğü bir günlüğe dönüşmemelidir. Zira sanat, her şeyden önce bir dönüşüm alanıdır; yaşananları rastgele aktarmak yerine onları seçerek, işleyerek ve anlamlandırarak yeniden kurar. Bu bakış açısıyla, hikâyenin ve onu inşa eden anlatıcının, kendisinden başlayarak çevresine doğru…
ÖYKÜMEN EDEBİYAT SAYI 18 (Ocak-Şubat)
Her hikâye, bir başka hikâyeyle temas eder. Öykümen hikâyenin hikâyeyle kesiştiği yerlerde iyi ve güzel olanı iyi ve güzel olanlarla buluşturmayı hedefliyor. Yazının ana fikrine uygun olarak, insanın insana yurt olduğu, hikâyelerin bizi birbirimize yaklaştırdığı ve sanatın ruhlar arasında köprü kurduğu temasını güçlendiren bir şiir pasajı ekleyebilirim. Cahit Zarifoğlu’nun İns adlı şiirinden şu dizeler, yazının…
ÖYKÜMEN EDEBİYAT SAYI 17 (Kasım-Aralık)
Bu sayımızda; Gülden Bulut, Gizem Çetin, Utku Yasavul, Zeynep Mungan Yılmaz, Sinem Uğurlar ve Seher Gündüz öyküleriyle yer alıyor. Yazar Hakan Sarıpolat ile yaptığımız söyleşi ve dergimiz editörlerinden Ahmet Ergin’in Öykü Yazmak Hikâye Olmak bölümümüzde ilk kitabı Hayat Bir Sahne kitabının hikâyesi bizlerle birlikte. 17. sayımızda çok kıymetli iki bölümün açılışını yapıyoruz. Editörlerimizden Ezgi Dalan’ın…
ÖYKÜMEN EDEBİYAT SAYI 16 (Temmuz-Ağustos)
Bu sayımızda; Lale Sanem Şekercioğlu, Burak Salantur, Evşen Yıldız, Fatma Leyla Deniz, Gülden Bulut, Yağmur Kaşıkçı, Çağlayan Güneş ve Seher Gündüz öyküleriyle yer alacak. Kevser Özdamar; Vildan Külahlı Tanış’ın ilk öykü kitabı Çizgide Bir Kukla’yı ‘’Çizgide Bir Kukla Ve Çizginin Dışındaki Hayatlar’’ başlığıyla köşesine taşıyacak. Öykünün Resmî köşesinde çizerimiz Ayşegül Gül; “Bu Şehri Terk Etmek…
ÖYKÜMEN EDEBİYAT SAYI 15 (Mayıs-Haziran)
Bu sayımızda Ahmet Mücahit İlbay “Dağ Papatyaları”, Yunus Kemâl Aydoğan “Hayalbaz”, Bedire Akaray “Sigaraya Vardıktan Sonra” Irmak Çalıkuş “Yaprak”, Sümeyye Kılıç “İncinen Toprakta Bir Sardunya Çiçeği”, Ahmet Yetik “Ayazda” öyküleriyle sizi karşılayacak. Mehmet Emin Ünal ses getiren bir ilk eser olan “Annem Zeytin ve Çay” eserinin yazarı Sibel Oğuz’la söyleşecek. Kevser Özdamar, Muhammet Çavdar’ın “Ekmek…
ÖYKÜMEN EDEBİYAT SAYI 14 (Mart-Nisan)
Kelimelerden oluşan dünyamızı hem dile hem kalbe nakış nakış dokumak için Hz Peygamberin kolaylaştırınız zorlaştırmayınız sevdiriniz nefret ettirmeyiniz şeklinde ortaya koyduğu anlayışı takip ediyor nefret ve zorluk iklimini bertaraf etmek amacıyla eserler ortaya koyuyoruz. Sadece akılla değil aynı zamanda kalple kavranan bir hayatın köşe taşlarını dizmeye çalışıyoruz. Zira biliyoruz ki hayat kalple kavrandığında hayata egemen…
ÖYKÜMEN EDEBİYAT SAYI 13 (Ocak-Şubat)
Öykümen ortaya koyduğu gayret ve özveriyle, yayımladığı eserlerle insani ve ahlâki değerleri yeniden canlandırmaya çalışıyor. Yayım süreci boyunca temele insanı alarak insani değerlerin inşa edilmesi için özveriyle çalışıyor. Güzelliğe, huzura rikkate vesile olacak bir şeyler yapmaya gayret ediyor. Daha adil bir dünyanın mümkün olduğu inancıyla çalışıyor. Bu sayımızda; Zemzem Gül, Emame Akman Harmancı, Ezgi Dalan,…
ÖYKÜMEN EDEBİYAT SAYI 12 (Kasım-Aralık)
Bir film şeridi gibi geçiyor olan bitenler gözümüzün önünden ancak olan biten film değil, kaskatı gerçek. “Ben etimle kemiğimle bu çağdan nefret ettim yahut geldik çağı gördük ürperdik” sözlerinin mana perdesinin aralandığı günleri yaşıyoruz. Bu, bir bilinç tıkanıklığından neşet eden vahşet ve soykırım, vicdan sahibi olan herkesi derinden etkiliyor. Bir yanda feryat figan ağlayan masum…
